Bu maç kimi tebrik etsem şaşırdım. Galatasaray ‘ ın takım halinde bu kadar verimli oynadığı bir maç var mıdır?

Defansta kritik müdaleler yapan , fizik mücadelede her şeyini ortaya koyan Ufla mı  , hücum defans dengesini müthiş ayarlayan futbol zekasına hayran kaldığım Eboue mi , defanstan verdiği paslarla oyunu kuran Melo mu , artık çocuğu için oynamaya başlayan Aydın mı , hatasız oynayan Hakan mı, takımın ruhuna ayak uydurmuş Riera mı, orta sahaya , defansa kadar gelip yardım eden Necati’ye pozisyonlar hazırlayan Elmander mi?.. Takıma B taktiği oluşturan Fatih Terim mi?..

Takım gerçekten müthişti ama Necati ve Muslera sanırım futbol duvarını aşan oyunculardı. Necati’yi izlerken Avrupa’lı bir oyuncu izliyor gibi hissettim. Kontra mantığını bitirmiş , yemiş , içmiş artık ne derseniz , o kadar iyi öğrenmiş , içselleştirmiş ki nerde ne yapacağını daha pozisyon oluşmadan hesap eder hale gelmiş. Necati’den iyi performans beklerdim ama futbolunun bu denli gelişmesi derin bir saygı oluşturdu bende. Arkasındakiler iyi oynayınca Necati gitti Avrupalı yeni transfer geldi.

Muslera zaten 2 sene sonra dünyanın en iyi kalecisi olarak anılmaya başlayacak. Hadi 3 sene olsun sizi mi kıracağım. Umarım uzun yıllar Galatasaray armasını taşır. Öyle bir boşluğu dolduruyor ki takımda para pulla alınacak satılacak bir şey değil. Zira güvenden kıymetli hazine yoktur.

Takımın gidiş hatına bakarak normal şartlar altında Galatasaray , Kadıköy’de rahat galip gelir derim. Tabi taraftar ve febeli oyuncular maçı maç olmaktan çıkaracaktır. Türkiye’nin şımarık çocuğu fener yine ağlaya zırlaya galip gelip sonra da davullu zurnalı eğlenceler yapmak niyetinde olacaklar. Hakemde muhtemelen Cüneyt Çakır olacak. Hani şu beş metreden Gökhan Gönül’ün elle oynamasına 2. sarıyı veremeyen hakem.

Maç maç olarak kalırsa Galatasaray bu fişi Kadıköy’de çeker.