Temsilcimiz Galatasaray'ın Manchester United'la Old Trafford'da oynadığı ve 1-0 kaybettiği maçın hakemi Wolfgang Stark, çaldığı hatalı düdüklerle ve verdiği/vermediği penaltı kararlarıyla hem Türk hem İngiliz basınınca eleştiri yağmurunu tutuluyor.

Karşılaşmanın ilk dakikalarında Nemanja Vidic'in Umut Bulut'a yaptığı, son dakikalarında ise Johnny Evans'ın Aydın Yılmaz'a ceza sahası içinde yaptığı müdahalelere faul kararı vermeyen ama Burak Yılmaz'ın bu müdahalelerden daha hafifini yapmasına rağmen çaldığı penaltı kararı herkes tarafından yanlış bulundu.

Bugüne kadar temsilcilerimiz Stark'ın yönettiği 4 maçın sadece 1'ini kazanbildi. Fenerbahçe'nin Sparta Prag'ı mağlup etmesi dışında, yönettiği 2 Galatasaray maçında 2 mağlubiyet, Bursaspor maçında ise 1 mağlubiyet aldık.

Peki, Alman hakem bu maça niye atandı? UEFA, Wolfgang Stark'ı bu maça atarken bunların olabileceğini öngöremez miydi?

Almanya'nın en kötüsü

2010/11 sezonunun ortasında Almanların ünlü dergisi Kicker, 286 Bundesliga futbolcusuna ligle ilgili bir dizi soru sorarak bir anket yaptı. Bu sorulardan biri de en kötü hakemin ve en iyi hakemin kim olduğuna dairdi. Futbolcuların seçimine göre açık ara en kötü hakem Wolfgang Stark'tı.

Odasını bastılar

Wolfgang Stark'ın kendi ülkesindeki kötü repütasyonu bununla da sınırlı kalmıyor. Geçen sezon Almanya'da kimin kümede kalacağını belirleyen play-out maçında Hertha Berlin ve Düsseldorf karşı karşıya geldi. Hertha Berlin aleyhine çaldığı hatalı düdüklerle, Stark Berlin'li oyuncuların saha içinde tepkisini çekti. Fakat, olay saha içiyle kalmadı.

Maç sonunda küme düşen Hertha Berlin'in futbolcuları Wolfgang Stark'ın soyunma odasını basarak, Alman hakemi tartakladı. Herhta Berlin'in kaptanı ve olayları başlatan kişi olarak suçlanan Gürcü futbolcu Levan Kobiashvili bu olay sonrası ağır cezaya çarptırıldı.

Kartı bol ama deplasman takımlarına

Wolfgang Stark, bugüne kadar Şampiyonlar Ligi'nde 44 maça çıktı ve bu maçlarda 151 sarı kart 7 kırmızı kart çıkardı. Bu sarı kartların 67'si ev sahibi takımlara çıkarken, 84'ü deplasman takımlarına çıktı.

Wolfgang Stark'ın tek tek maçlarına bakılırsa, ev sahibi takımları kolladığı, deplasman takımlarını deyim yerindeyse "doğradığı" görülüyor. Wolfgang Stark genel olarak büyük takım ayırmıyor ama daha önce dediğimiz gibi deplasman takımlarına karşı da sürekli hatalı kararlar veriyor.

Kötü hakem ama hala "Elit"

Wolfgang Stark'ın performansı genel olarak UEFA tarafından da beğenilmiyor ama hala üst düzey maçlara verilmeye devam ediliyor.

Euro 2012'de Polonya - Rusya ve Hırvatistan-İspanya maçlarını yöneten Stark, grup maçları sonucunda UEFA'nın kötü performansları dolayısıyla evlerine gönderdiği hakemlerden biriydi.

24 Nisan 2011'de Real Madrid ve Barcelona arasında oynanan Şampiyonlar Ligi yarı finalinde çaldığı hatalı düdükler ve maçı kontrol edememesi dolayısıyla da eleştirilmiş, maç sonu oyuncular arasında olaylar çıkmıştı.

UEFA'nın bu düzey bir maça, hatalı kararlar veren, ev sahibi takımı kollayan ve performansı kötü olduğu bilinen bir hakemi neden atadığı meçhul.