Ekibini ve personeli kısa sürede tanıyan İtalyan çalıştırıcı, kendi kanunlarını devreye sokmaya başladı. Özellikle kafile Budapeşte'ye geçtikten sonra, deneyimli teknik adamın otoriter yanı daha fazla ortaya çıktı. Öğrencilerine babacan bir tavırla yaklaşan Prandelli, buna karşın disiplinden kesinlikle taviz vermiyor. İşte hocanın öne çıkan uygulamalarından bazıları:

Arkadaşlık en üst seviyede

Kamp yapılan otelde deyim yerindeyse kuş uçurtmuyor. Menacerlerin, futbolcu yakınlarının ya da taraftarların bu alana girmesine kesinlikle müsaade etmiyor. Yemeklerin mutlaka zamanında ve topluca yenmesini istiyor. Böylece takım olgusu ve arkadaşlık havasının üst seviyeye çıkmasını hedefliyor.

Tıraşa bile dikkat ediyor

Kendi ekibinin sakal tıraşına bile dikkat ediyor. Oyuncuların ortalıkta terlikle ya da salaş bir şekilde dolaşmasına kesinlikle karşı çıkıyor. Her bireyin Galatasaray'a yakışır bir şekilde davranmasını istiyor. Buna karşın özgürlük alanlarını kısıtlamıyor. Örneğin bayram iznini tam 4 gün olarak açıkladı, ki futbolcular bile böyle bir süreyi beklemiyordu. Bu şekilde yorucu tempoda takımın gönlünü aldı.

Sorunu çözüme dönüştürüyor

Kötü bir kamp programı yapıldığının farkında. Elinden geldiğince durumu toparlamaya çalışıyor. Kamp yapılan otelle, idman sahası arasında 45 dakikalık mesafe olmasını, günlük antrenman sayısını teke düşürerek çözdü. Ancak kendi çalışma programı aksamasın diye, idman süresini arttırdı ve günün kalanı için de bireysel antrenman programı hazırlattı.

Yanlışları anında gösteriyor

Müdahale etmediği antrenman yok gibi. Oyuncuları yaptıkları hata esnasında derhal uyarıyor ve doğruyu nasıl yapmaları gerektiğini uygulamalı olarak gösteriyor. Otelde takıma her akşam geçen sezon oynadıkları maçları izletiyor. Hücum ve savunma kurgusundaki aksaklıkları tek tek anlatıyor. İdmanlarda da pres felsefesini aşılamaya çalışıyor. İlk etapta sahanın neresinde olursa olsun rakibe baskı yapılmasını istiyor.